Büyükşehir Belediyesi Kültür Sanat Etkinlikleri Cemil Bey’in Dünyası adlı söyleşi ve dinleti ile devam etti. Talu, “Cemil Bey her zaman çok fazla çalışmış. Her fırsatını değerlendirmiş ve kendini geliştirmiş. Daha 18 yaşındayken İstanbul’da Tamburi olarak anılmaya başlanmış. Tamburu Cemil Bey birçok kişiye de ışık olmuştur. Farklı farklı insanlara müziği aşılamış ve İstanbul’da çok saygın bir insan olmuştur” dedi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Ocak Kültür Sanat Etkinlikleri Refik Hakan Talu’nun ‘Cemil Bey’in Dünyası’ adlı söyleşi ve dinleti programı ile devam etti. Tarihi Alicanlar Konağı’nda gerçekleşen etkinlikte Refik Hakan Talu, Tanbur’un inceliklerine dair önemli paylaşımlarda bulundu.

Cemil Bey’in kişiliği
Cemil Bey hakkında bilgiler veren Refik Hakan Talu, “Cemil Bey’i tarif ederken şu ifadeler kullanılırmış hep; konuşurken önüne bakan, sakin, zayıf, evde kedileri ile meşgul olan, bir aralar devlet memurluğu yapmış ancak istifa etmiş, evinde tambur, kemençe, lavta ve viyolonseli bulunan, öğrencilerinin gelip gittiği böyle bir adam. Kendisi iyi derece Fransızca biliyor hatta kendisine göre Fransızca tercümeler yapıyor. O dönem savaş olduğu için maddi zorluklarda her zaman baş göstermiş. Ama Cemil Bey’i maddi anlamda destekleyenlerde çok olmuştur. Cemil Bey her zaman arayış içinde olmuştur. Düşünün ki tambur çalıyor yetmiyor, lavta çalıyor olmuyor, viyolonsel çalıyor yetmiyor devamlı bir şey arıyor ve yaylı tamburu da ilk defa o çıkarıyor” sözlerine yer verdi.

Genç yaşta tanındı
Konuşmasına devam eden Talu, “Bizim için müzik dünyasında şu vardır; birincisi Allah vergisi olur yani iki kere iki dörttür. Cemil Bey’de bunlardan bir tanesidir. Cemil Bey her zaman çok fazla çalışmış. Her fırsatını değerlendirmiş ve kendini geliştirmiş. Daha 18 yaşındayken İstanbul’da Tamburi olarak anılmaya başlanmış. Tamburi Cemil Bey birçok kişiye de ışık olmuştur. Farklı farklı insanlara müziği aşılamış ve İstanbul’da çok saygın bir insan olmuştur. Tamburi Cemil Bey’in gittiği mekânlar her zaman belliymiş. Önemli bir özellik bakın bu gittiği her mekânda bir tane tamburu bulunurmuş. Kendisi tambur taşımazmış veyahut tamburunu başkası taşırmış. Cemil Bey İstanbul için vazgeçilmez bir Tamburi olmuştur. Herkes onun müziğini dinlemek istermiş” ifadelerinde bulundu.