Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ‘İskilipli Atıf Hoca ve Mücadelesi’ konulu panelde konuşan Yazar Mehmet Sılay, “İskilipli Atıf Hoca, Kuvayi Milliye aleyhine verilen fetvalara, bildirilere karşı bildiriler yayınlamış bir isimdir. ‘Anadolu’da düşman istilasına karşı hareket edenler mücahittir’ demiştir” ifadelerini kullanırken; Yazar Mehmet Doğan, “Atıf Hoca kahramanlık iddiasında olan bir adam değil. Atıf Hoca doğru bildiğini söylemiştir. Zaten gerçek kahramanlık budur” dedi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen Şubat Kültür Sanat Etkinlikleri ‘İskilipli Atıf Hoca ve Mücadelesi’ konulu panel ile devam etti. AKM’de gerçekleştirilen programa konuşmacı olarak katılan Yazarlar Mehmet Sılay ve D. Mehmet Doğan, vefatının 90. yılında İskilipli Atıf Hoca ve mücadelesini katılımcılar ile paylaştılar.

Milli Ruha Karşı Olan Fetvalara Karşı Çıktı
İskilipli Atıf Hoca’nın hayatından bahseden Yazar Mehmet Sılay, “Bediüzzaman Said Nursi ve Muhammed Hamidullah ile arkadaşlık kuruyor. II. Abdülhamid’in tahtan indirilişinden sonra Sinop’a sürgüne gönderiliyor. İstanbul’un İngilizlerin işgal etmesi sonrasında sendikal faaliyetler yapmaya başlıyor. İskilipli Atıf Hoca ve arkadaşları, 15 Mayıs 1919 Yunanlar İzmir’i işgal etmesine karşı İstanbul’da ilk protesto gösterilerini düzenliyorlar. İngiliz Büyükelçiliği önünde konuşma yapan İskilipli Atıf Hoca, ‘Kötü politikalar yüzünden zor duruma düşmüş bir milletin zaafını istismar etmek hiçbir dine ve insanlığa sığmaz. Gayeniz İslam’a darbe vurmaksa bunu açıkça söyleyin’ şeklinde bir konuşma yapıyor. Kuvayi Milliye aleyhine verilen fetvalara, bildirilere karşı bildiriler yayınlıyor. ‘İşgal altındaki bir memlekette İngilizlerin teşvikiyle verilen fetvalar geçersizdir. Anadolu’da düşman istilasına karşı hareket edenler mücahittir. Bu fetvalar geri alınmalıdır’ şeklinde ifadeleri var bu bildirilerde” şeklinde konuştu.

Kanunlar Geriye Doğru İşler Mi?
Mehmet Doğan ise, “Frenk Mukallitliği ve Şapka kitabı 12 Temmuz 1924’te yayımlanmıştır. Şapka ve İhtisas Kanunu ise 25 Kasım 1925’te çıkmıştır. Yani idam edilmesine sebep olan kitabı kanundan önce yayınlanmıştır. Hammurabi Kanunları dâhil hiçbir kanun geriye dönük işlemez.  Duruşmadaki konuşmalara baktığımızda yöneltilen suçlamaların nerdeyse hepsi Frenk Mukallitli ve Şapka kitabına istinadendir. Kendisi diğer vilayetlerdeki şapka direnişlerini de azmettirmekle suçlanmıştır. Kaynaklara bir bakın, Atıf Hoca kimmiş, neden asılmış? Kahramanlık iddiasında bir adam değil. Atıf Hoca doğru bildiğini söylemiştir. Zaten gerçek kahramanlık budur. Buna rağmen doğrudan sisteme karşı bir ayaklanmanın örgütleyicisi olmamasına rağmen idam ediliyor. Çünkü meşhur bir din adamı olduğu kabul edilmiş birinin şapka yüzünden asılması ile milletin gözü korkutulmak istenmiştir” ifadelerini kullandı.