Büyükşehir Akademi Tarihçiliğin Sırları, Püf Noktaları dersinde konuşan Doç. Dr. Teyfur Erdoğdu, “İki tarihçi aynı zaman, mekân ve malzemeyle aynı yöntemi kullanarak farklı sonuçlar elde ediyor. Bu sayısal bilimlerin nesnelliğidir, tarih biliminin nesnelliği olamaz. Çünkü tarihsel bilimler insan ve toplum bilimidir” dedi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen Büyükşehir Akademi’de dersler devam ediyor. Ofis Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen akademide Tarihçiliğin Sırları, Püf Noktaları derste Doç. Dr. Teyfur Erdoğdu öğrencilerle buluştu.

Sözel bilimlerin lokomotifi
Prof. Dr. Teyfur Erdoğdu, “Tarih, tarihsel algı dediğimiz sözel bilimlerin lokomotifidir. Tarihsel yöntemde ve tarihsel algıda değişiklik sözel bilimlerin tamamını etkiliyor. Bunun için biz nesnel, objektif dediğimiz zaman ne kast ettiğimizi bilmeliyiz. Bir kavram, mevhum, konsept hepsi aynıdır ama anlamları tabii ki de farklıdır. Bu durum iki şekilde ortaya konulur: Birincisi tanımı yapılır, ikincisi tarifi yapılır. Bir kavram tanımlanmalı ve tarif edilmeli. O halde bizim kavramımız nesnellik. Nesnelliği tarif ederken bize şekil kavramları da gerekiyor. Çünkü insan beyni nesneleri ayırt etme özelliğine sahiptir” ifadelerini kullandı.

İnsan ve toplum bilimi
Doç. Dr. Erdoğdu, “İki tane tarihçi aynı zamanda aynı mekânda aynı malzemeyle aynı yöntemi kullanarak farklı sonuçlar elde ediyorlar. Sayısal bilim sesini yükseltiyor ve şunları diyor; farklı sonuç varsa bunun içinde nesnellik olmaz. Bu sayısal bilimlerin nesnelliğidir, tarih biliminin nesnelliği olamaz. Çünkü tarihsel bilimler insan ve toplum bilimidir. Sayısal bilimlerde eskiyi bilmediğin zaman bir şey kaybetmezsin çünkü bunlar çürütülmüş. Ama sözel bilimlerde eskiyi bilmediğin zaman yeniyi bilmen mümkün ama anlamlandıramazsın çünkü yerini tespit edemiyorsun. Ama iki bilim insanı, biri Marksist biri İslamcı bile olsa farklı sonuçlarında bile birbirlerinin sonuçlarını reddedemez” diye konuştu.