Büyükşehir Belediyesi Aile ve Çocuk Hizmetleri Şube Müdürü Psikolog Betül Karapınar, çocuk yetiştirmede dikkat edilmesi gereken hususlar başta olmak üzere, çocuk-aile ilişkilerinin seyri ve normal dışı davranışları olan çocuklara yaklaşım gibi konularda önemli açıklamalarda bulundu. Karapınar, “Çocuk eğitimlerini kaygılar çevresinde değil yaşamın olması gereken kuralları olarak aktarmalıyız. Bu eğitimlerde sınırlı özgürlükler yer almalıdır. Kontrol daima anne ve babada olmalıdır” dedi.

Çocuk eğitiminin ailede başladığının altını çizen Büyükşehir Belediyesi Aile ve Çocuk Hizmetleri şube Müdürü Psikolog Betül Karapınar, “Çocuklarımızı öncelikle kendimiz eğitmeliyiz. Bunu ilke haline getirmeliyiz. Bilmeliyiz ki, çocuklarımızın eğitimini ilk aşamada başka kurum ve uzman eğitimcilerden beklememek gerekir. Öncelikle çocuklarımız bizlere emanet. Onları bizler yetiştireceğiz. Çocuklarımızı ancak toplumsallaşmaya başladıkları dönemlerde okullara veya eğitim kurumlarına emanet edebiliriz. Sağlıklı ailelerin yetiştirdiği çocuklar, iyi rol modeller olan anne ve babalarını görerek eğitilirler. Unutmamak gerekir ki çocuğun her sorduğu soruya sağlıklı cevaplar alması gerekir” şeklinde konuştu.

Çocuklar meraklı bir yaradılışa sahiptir
Çocuk eğitiminde birtakım yanlış algılamaların da var olduğu sözlerine ekleyen Betül Karapınar, “Örneğin eve gelen akrabalar çocuklarla tanıştırılmaz. Çocuk zaten eve geleni veya gideni biliyor diye düşünüyoruz. Oysa çocuklar, akrabalık ilişkilerini ilkokul 1. sınıfta öğrenirler. Bu çok geç kalınmış bir bilgidir. Aileler, çocukların komşular ve diğer çevrelerle tanışarak toplumsallaşmasında çok önemli bir görev üstlenir. Eğer ailede sağlıklı bir toplumsallaşma gerçekleşmez ise, çocuğun çok önemli bir yönü eksik kalmış olacaktır. Suyun, ıssız yerlerin tehlikeli olduğunu çocuklarımıza öğretmezsek, belki bu konuyu okullarda işlemeyecektir. Çocuğun meraklı bir yaradılışa sahip olması, eğitim eksikliğinden kaynaklı tehlikeli sonuçlar doğurabilir” diye konuştu.

Çocuklar tehlikeyi sezinleyebilmeli
Karapınar açıklamalarının devamında ise, “Her yaşanan üzücü olaydan sonra toplumsal bir travma oluşuyor. Medyanın bu konuları canlı tutması bir taraftan olumludur ancak diğer taraftan da ailelerin çok büyük bir kaygı taşımalarına neden olmaktadır. Tüm bu kaygılar çocuklara yansıtılıyor. Çocuklar çok tehlikeli bir dış dünya varmış da, aileleri onları sürekli korumak zorundaymış izlenimi ile büyümek zorunda kalıyorlar. Böyle bir nesil de korkak, girişkenlikten uzak ve özgüven eksikliği ile büyümüş olacak demektir. Aileler elbette kaygı duymalılar. Ancak biz çocuklarımızı öyle yetiştirmeliyiz ki çocuklarımız tehlikeyi sezinleyebilmeliler.”

Korkularımızın üzerine gitmeliyiz
“Çocuklarımıza korkularının üzerine gitmeleri gerektiğini öğretmeliyiz. Bunu cesaret pompalayarak yapamayız. İlk olarak tehlikeleri öğretiriz, ıssız bir yerin veya yabancı kişilerin tehlikeli olduğunu anlatırız. Bir sonraki aşamada ise çocuklarımıza ne yapması gerektiğini öğretiriz. Ailelerin normal kaygıları yoksa çocuklar bunları normal karşılamayacaktır. Ev telefonunu ve adresini her çocuk bilmek zorundadır. Bu bir tedbirdir. Çocuğa ilk öğrettiğimiz bilgiler bunlar olmalıdır. Eğitimlerimizi kaygılar çevresinde değil yaşamın olması gereken kuralları olarak aktarmalıyız. Çocuk eğitiminde sınırlı özgürlükler yer almalıdır. Kontrol daima anne ve babada olmalıdır. Buna çok dikkat edilmelidir” ifadelerini kullandı.

Hangi davranışlar normal değil?
Çocuklarda bazı dönemlerde normalin dışında problemler var olabileceğini de vurgulayan Betül Karapınar, “Çocuk okulda problem çıkarabilir, içine kapanık olabilir, çok hareketli olabilir. Normal diye adlandırdığımız davranışların dışında davranışları var olabilir. Gerek aile gerekse de okul bu tarz davranışları olan çocukları fark ettiğinde yapılacak şey bellidir. Öncelikli olarak ailenin profesyonel yardım alması ve çocuğun neyi olduğunu ona bir profesyonelin anlatması gerekmektedir. Uzmanlardan normal dışı davranış kalıplarının nedenleri öğrenilmelidir. Tam burada da kurumlar devreye girmektedir” şeklinde konuştu.

Ücretsiz rehberlik ve rehabilitasyon hizmetleri
Aile ve Çocuk Hizmetleri Şube Müdürü Karapınar, “Sakarya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Gelişim Merkezi bünyesinde ailelerimize ücretsiz olarak danışmanlık hizmeti sunuyoruz. Aile ve çocuk terapileri ile rehberlik ve rehabilitasyon hizmetleri sunmaktayız. 6 dönemdir devam eden aile eğitimlerimizi sürdürüyoruz. Aile eğitimlerimizde her yaş aralığındaki çocuklarımızın davranışlarını öğretiyoruz. 3 yaşında çocuğu olan bir anne çocuğunun hangi davranışlarının normal, hangilerinin anormal olduğunu öğreniyor. Aynı şekilde 18 yaşında bir çocuğu olan anne, ‘Neler yapabilirim?’ sorusunun cevaplarını Merkezimizde arıyor.”

Bilinçli aileler yetiştirmek
“Büyükşehir Belediyesi olarak Sosyal Gelişim Merkezi’ni hizmete almamızın sebebi işte buydu. Evlilik öncesi kurslar düzenleyerek, daha evlenmeden gençlerimizi bu önemli konuda bilinçlendirmek arzusundaydık. 2011 yılında da çocuklarımıza yönelik kurslarımız ve kulüplerimizle hem bilinçli aileleri yetiştirmeyi hem de çocuklarımızın daha da sosyalleşmesini sağlamayı amaçladık. Çocuklarımızın okuldan sonraki vakitlerini sağlıklı ve zengin bir programla geliştirmek temel önceliğimiz oldu.”

Haftada 5 bin öğrenci
“Okul, dershane ve ev üçgeninden çocuklarımızı kurtararak, mutlu bir şekilde gelebilecekleri bir yer olsun hedefi ile Sosyal Gelişim Merkezi’mizde kurslar düzenliyoruz. Çocuklarımızın kendilerini geliştirebilecek faaliyetlerde bulunmaları arzusundayız. 3 dönemden bu yana da çalışmalarımıza devam ediyoruz. 12 ayrı sınıf ve 12 ayrı branşta kurslarımız devam ediyor. 8 farklı çocuk kulübü ve 2 binin üzerinde minik üyemiz ile hizmet sunmaya devam etmekteyiz. Çocuklarımız burada severek İngilizce öğrenebiliyor, resim derslerinde eğlenerek çizgilerini geliştiriyorlar. İnşası tüm hızıyla devam eden yeni Sosyal Gelişim Merkezi’nde ise haftada 5 bin çocuğumuza eğitim vermeyi hedefliyoruz. Spordan sanata, mutfak uygulamalarından folklora kadar şehrimizde önemli bir tamamlayıcılık üstlenecek yeni hizmet binamızda çalışmalarımıza aynı kararlılıkla devam edeceğiz” dedi.