Hayatı Kuran ve Sünnettir

Yön tayinine yardımcı olur
Programda ilk konuşan Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Beşer oldu. Beşer, “Çoğu emekli nerede ne yapacağını şaşırmış vaziyette, sudan çıkmış balık misali olur. Mütedeyyin, mümin, âlim bir insan ise hayatının sonuna kadar meyve verir. Âlim dediğimiz zaman, ilmiyle amil olduğundan dolayı alem olmuş, alem Arapçada yüksek dağlara verilen isimdir. Uzaktan göründüğünde insanlar o dağa göre yollarını bulur. Âlimler yön tayinine yardımcı olan insanlardır. Cevat Hocam tabii haliyle, bozulmayan şivesiyle, insanlardan bir insan olarak konuşmasıyla her zaman takdir ettiğimiz önemli bir âlimdir” diye konuştu.

 

Gayreti ve azmi öğretti
Beşer’in ardından söz alan AK Parti 23. Dönem Denizli Milletvekili, Kütahya Kamu Hastaneleri Birliği Başkanı Dr. Mithat Ekici, “Cevat Hoca’mla ilk Denizli İmam Hatip’te öğrencilik yıllarımda tanıştım. O zaman hocam başmüdür muavinimizdi. Bizlere sahip çıkan hocalarımızdandı. Bu yüzden onlara büyük saygı ve sevgi duyuyorum. Sinema günlerinde hocamızın bizleri takip ederken çok gördük. Evlerimize kadar gelip ders çalışıyor mu çalışmıyor mu diye denetlerdi. Biz bunları o günler için pek anlamadık ama bugün ne kadar faydalı olduğunu görüyoruz. Hocam ilmiyle, kişiliğiyle, duruşuyla, vakarıyla her zaman örnektir. Gayret, azim nedir bize bunları öğretti. Hiçbir zaman yüzünde bir yorgunluk emaresi görülmez, hep bir tebessüm vardır. Hocam çok değerli ilim adamı, hatip olduğu binlerce öğrenci yetiştiren saygı değer bir âlimdir. Hocama Cenab-ı Allah’tan uzun ömürler, hayırlı ömürler diliyorum. Her zaman bizlere öncü olsun ışık tutsun” şeklinde konuştu.

 

Yeni öğrencilerin yetişmesine vesile 
Prof. Dr. Nevzat Kor, “1958’li yıllarda, İmam Hatip Lisesi’nden 16 yaşlarında bir genç arkadaşımız Fatih’te Ümmü Gülsüm Camii’ne müezzin olarak geldi. Davudi sesiyle güzel ezan okudu ve güzel müezzinlik vazifesi yapıyordu. Hepimizin dikkatini çekti. Daha sonra yakın görüşmemiz sonucunda İmam Hatip’te ki derslerinde de çok başarılı olduğunu gördüm. Hiç boş vakit geçirmez, devamlı suretle derslerini çalışırdı. Cevat Hoca’ya ilk tanışmalarımız böyle olmuştu. Bizim o dönemde ki şansımız Camii İmamı’nın Mehmet Zahit Kotku Hoca olmasıydı. Her ikimizde Kotku Hoca’mızdan feyiz almaya niyet etmiştik. Cevat Hoca aynı anda İmam Hatip ve düz lise daha sonra da aynı anda iki fakülte mezunu oldu. Bu da kendisinin ne kadar çalışkan bir kimse olduğunu açıkça gösteriyor. Cevat Hoca Sakarya Üniversitesi’nde yaklaşık 10 yıl kadar da görev yapmıştır. Bu sayede Adapazarı halkı da hocamızdan istifade etti. Her gittiği şehirde yeni öğrencilerin yetişmesinde vesile olmuş güzel hizmetler yapmıştır. Allah ondan razı olsun” ifadelerini kullandı.

 

Terlemeyi ve yorulmayı tercih etti
Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Abdullah Özcan, “Cevat Hocamız öncelikle iyi bir evlat olmuştur. Göreve başladı ve annesini yanına aldı. İyi bir baba, çocuklarını nasıl yetiştireceğini çok iyi planladı. Ve iyi bir aile reisi, aile ocağında sorumluluklarını yerine getiren bir insan. Şimdi de iyi bir dede. Allah mübarek etsin. Aile hayatını Kuranı Kerim ve Resulullah’ın sünneti çerçevesinde oluşturmuştur. Gerek Denizli, Adana’da gerekse Erzurum’da çok iyi bir öğretmen olarak görev yaptı. Öğrenci yetişsin diye çırpınırdı. Hukukun ve hocalığın kutsallığını bildiği için öğrencilerini yetiştirmede ve geleceğe hazırlamada terlemeyi ve yorulmayı tercih etti. Vakıf kurdu, yurtlar açtı” diye konuştu.

 

Bizi, Akşit hocanın sevgisi birleştirdi
Cevat Akşit’in öğrencisi Erzurum Yüksek İslam Enstitüsü’nden öğrencisi olan Sadık Çelenk, “Bizleri Mustafa Cevat Akşit Hoca’nın sevgisi bir araya getirdi. Çok şanslı insanlarız ki Cenabı Allah, Mustafa Akşit Hocamızın öğrencisi olarak ondan feyiz alma imkanı verdi. 1971 yılı Kasım’ında, Erzurum Yüksek İslam Enstitüsü 3. sınıf öğrencisi iken, muhterem hocamızla tanıştık. Erzurum’daki talebe hoca ilişkimiz sadece iki yıl sürdü. Bu muhabbetin ardından hocamıza sevgimiz, ilgimiz 42 senedir devam etmektedir.  Hocamın hayatı Kuranı Kerim ve sünnettir. Hocamızı, Kuran ve sünneti bu devirde yaşayan en güzel insan olarak tanıdık” şeklinde konuştu.

 

Alimlerin yanında olun
Programın son konuşmasını yapan, Ustalara Saygı Gecesi’nin onur konuğu, İslam âlimi Prof. Dr. Cevat Akşit, “Adapazarı, benim hayatımda büyük bir öneme sahip. Hocalarımız bizi biraz abarttılar. İnşallah onların söyledikleri gibi bir insan oluruz. Böyle müstesna bir gün hazırladığı için Büyükşehir Belediyesi’ne çok teşekkür ediyorum. İnşallah benim için söylenenler gibi olmaya çalışacağım. Zora soktuklar beni hocalar. Allah bana güç versin, hocalarımızın dediği gibi bir adam olayım inşallah. Allah sizden razı olsun. Böyle güzel hocalarımızla sık sık bir araya gelin. Alimin yanında durarak davranışından bile yararlanılır. Hepsi konuşurken besmele çekti. Besmele ile başlamayan işten hayır gelmez. Tarihten gelen güzel inançları devam ettirin” ifadelerini kullandı.

 

Kılıç: “Çok mutlu olduk”
Programın sonunda konuşan Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fevzi Kılıç, Cevat Akşit’e teşekkür ederek, “Çok kıymetli hocamızı şehrimizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyduk. Sayın Cevat Akşit’e hayırlı bir ömür diliyorum” dedi. Kılıç, konuşmasının ardından Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Fatih Turan ile katılımcılara günün anısına hediye takdim etti.