Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Cahit Zarifoğlu’ panelinde konuşan Yazar Ural, “Okur, Zarifoğlu şiirlerini emek vermeden anlayamaz. Çünkü şiir büyük bir emeğin mahsulüdür ve okuruna da o emeği göstermek düşer” ifadelerini kullanırken; Şair Durman, “Şiiri bir defada yazar ve bırakırdı” ve Akın, “Cahit Zarifoğlu bir mizah şairidir. Okuyucusunu kendi seçen bir şairdir” dedi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Kasım Kültür Sanat Etkinlikleri, ‘Cahit Zarifoğlu’ paneli ile devam etti. AKM’de gerçekleştirilen programa Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fevzi Kılıç, Büyükşehir Bürokratları, Sakarya Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yılmaz Daşçıoğlu, Şairler Nurettin Durman ve Hüseyin Akın, Yazar Ali Ural ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Örnek şair
Moderatörlüğünü Yılmaz Daşçıoğlu’nun yaptığı panelde ilk söz alan Yazar Ali Ural, “Cahit Zarifoğlu konuşmak, benim için özel bir anlam taşır her zaman. Çünkü Zarifoğlu dediğim anda gençliğime giderim. Türkiye’den çok uzakta, Arabistan’da üniversite okuduğum yıllardan bilirim. Zarifoğlu’nun şiirlerini okuduğum zaman, onun şiirlerinin zor şiirler olduğuna dair konuşmalar işittim, yazılar okudum. Okur, Zarifoğlu şiirlerini emek vermeden anlayamaz. Çünkü şiir büyük bir emeğin mahsulüdür ve okuruna da o emeği göstermek düşer. Zarifoğlu belki benim gibi onlarca, yüzlerce genç şaire örnek olmuştur” ifadelerini kullandı.

Farklı tarzda şiirler
Ural’ın Ardından söz alan Yılmaz Daşçıoğlu, “Cahit Zarifoğlu, çıraklıktan başlayıp yükselmemiştir. Mesleğine direkt zirveden başlamıştır. Çağdaş şiirimizin bir damarı da belki Abdülhamit’ten başlatabileceğimiz ama içerisinde Mehmet Akif’i, Sezai Karakoç ve Zarifoğlu’nu barındıran bir çizgidir. Bu şairler farklı tarzda şiirler yazmış olsalar da özünde varlık içinde insanı arama, insanı konumlandırma amacına dönük bir çizgi benimsemişlerdir. Dolayısıyla Zarifoğlu’nu bu çizgi içerisinde düşünmek gerekir. Zarifoğlu, şiiri bir sanat güzelleştirme aracı olarak değerlendirmedi, tam tersine insanı kendi varlığına kurma araçlarından birisi olarak gördü. Kendisini hayat içerisinde, varlık içerisinde konumlandırma ya da gerçekleştirme araçlarından birisi olduğunu düşünüyorum” diye konuştu.

Maceracı şair
Şair Nurettin Durman, “Cahit Zarifoğlu’nun ‘İşaret Çocukları’ kitabı bende büyük bir etki bırakmıştır. Cahit Zarifoğlu hayat deyip yaşamış bir şair değildi. Macera seven bir adamdı.  Avrupa’yı dolaşmış, Kıbrıs’a da gitmiş. Şiiri bir defada yazar ve bırakırdı. Tabi birikimi vardır, şiir hemen yazılmaz; ama baktığımız zaman Cahit Bey’in böyle anadan doğma bir yeteneğinin olduğunu biliyoruz” dedi.

Kabına sığmayan
Şair Hüseyin Akın ise, “Şairler üzüldükçe ve öldükçe yaşar. Biz modern şiiri, Sezai Karakoç, İsmet Özel ve Cahit Zarifoğlu’ndan öğrendik. Modern Türk şiiri açısından Cahit Zarifoğlu müstesna bir şairdir. Şiir yazmıyor gibi şiir yazan birisiydi. Günümüzde şiir piyasasına baktığımız zaman, şiir yazmaya pozisyon oluşturmak söz konusu. Oysaki Cahit Zarifoğlu, şairlik bakışını, şair olma duruşunu şiir yazmaktan önce önemseyen birisidir. Zarifoğlu’nun hayatı aslında şiirine dâhildir. Hiçbir kronolojik tarih olmayan bir hayatı vardır. Şurada şunu yapmıştır, burada bunu yapmış diyemezsiniz çünkü kabına sığmaz. Belli dönemlerin adamı değildir. Cahit Zarifoğlu bir mizah şairidir. Okuyucusunu kendi seçen bir şairdir. Zarifoğlu şiirini kendisi üzerine inşa etmiştir” ifadelerini kullandı. Gerçekleştirilen panelin ardından Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fevzi Kılıç, konuşmacılara teşekkür ederek günün anısına hediye takdim etti.