Ramazan Hatıraları Kentpark’ta Canlandı

Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 23. Ramazan Etkinlikleri’nde söyleşi günleri devam ediyor. Zafer Dergisi işbirliği ile ‘Bizim Ramazanlarımız’ konulu programa Selim Gündüzalp, Osman Suroğlu ve Ömer Sevinçgül konuşmacı olarak katıldı. Faik Baysal Kütüphanesi bahçesinde gerçekleştirilen etkinlik katılımcılar tarafından dikkatle dinlendi.

Mucizelere Şahit Oluyoruz
Programın ilk konuşmasını yapan Yazar Ömer Sevinçgül, “Rabbimiz kendini bizlere tanıttırmak için Kur’anı Kerim’i gönderdi. Kur’an güneşten, aydan, kadından, erkekten, insandan ve alemden bahseder. Kainat kitabını bize tanıttırır. Bir inek su ve samanla beslenip sisteminde süt gibi insanlığa faydalı ve onlarca çeşit besin kaynağını bizlere ikram ediyorsa; burada Rabbimizi tanıttıracak güzel bir mucizeye şahit oluyoruz” ifadelerini kullandı.

Mehmet Amcadan Örnek Davranış
Programın devamında konuşan Karikatürist Osman Suroğlu, “Küçük bir elbise dükkanı olan Mehmet Amca var. O zaman Ramazan bayramı kış aylarına denk geliyor. Maddi durumunun iyi olduğunu anladığı bir müşteri de Mehmet Amcanın dükkanına geliyor. Vitrindeki elbiseyi çok beğendiğini ve torunu için almak istediğini söylüyor müşteri. Dışarıdan bir çocuğu da denemesi için içeriye çağırıyorlar. Çocuk utanıyor ancak dükkan sahibi Mehmet Amcanın ricasıyla giyiniyor. Elbise çocuğun üzerine tam oturuyor. Mehmet Amca da müşteriye çocuğun üzerinden o elbiseyi çıkaramayacağını aynı elbiseden elinde olduğunu söylüyor. Ancak müşteri o elbisenin olması için diretiyor. Mehmet Amca da müşteriye elbisenin artık çocuğun olduğunu söylüyor. Müşteri de bu durumdan çok utanıyor. Hem elbisenin hem de diğerinin parasını da ödeyerek oradan ayrılıyor” şeklinde konuştu.

Ramazan Davulunun Sesi
Son olarak bir konuşma gerçekleştiren Yazar Selim Gündüzalp, “20’li yaşlarımızda da hatıralarımızı anlatıyorduk. Ancak o zaman geriye dönüp baktığımızda bir şey göremiyorduk. Şimdi ise o zamanlar geliyor aklımıza. O yaşlardaki Ramazan hatıralarından en hoşuma gideni o Ramazan davulunu çalanın meziyetiydi. Kar kış demeden, ayağında çizmesiyle kaygan bayırda lapa lapa yağan kar eşliğinde davulu çalardı. Öylesine fedakerane bir insandı Mehmet Amca. Gecenin o saatinde bu işi yapmak gerçekten önemlidir. İşte hüzünlü kısım bu. Ramazan davulunun sesini duyduğum zaman aklıma Mehmet Amca gelir” diye konuştu.